17.03.2024

ATTAN İNMEYESÜZ!.(2)

ATTAN İNMEYESÜZ! (2)

Attan indik ineli bahaneleri bahanelere eklemekte uzman hale geldik. Ne de olsa İsrail ve Amerika çok güçlü ama (hâşâ) Allah ve O’na iman ettiğini söyleyenler çok güçsüz. Pardon! Yoksa (“Allah’a iman ettiğini iddia edenler” mi demeliydim?) Acınası hallere düştük vesselam..Attan indik ineli sinik, güçsüz, yılgın bir insan topluluğuna dönüştük topyekûn. Bugün geldiğimiz noktada Çin’in bir ucundan Avrupa’nın bir ucuna kadar tüm Müslümanlar, neredeyse kayıtsız ve şartsız olarak “Emperyalistler gelsin de bizi öldürsün” diye bekleyen yahut merhameti de, adaleti de bizatihi bu aşağılık emperyalistlerden bekleyen bir “kitle”ye dönüşmüş durumda..!

Bu sinik, güçsüz, yılgın halimiz bizi öyle bir noktaya getirdi ki liderlerimizden biri açıktan “Hamas terör örgütü değil, mücahitler topluluğudur” dediği için umutlarımız yeşeriyor, gözlerimiz yaşarıyor. Bu tepkimizin “bütün utancımızı ifade eden kusursuz bir örnek” olduğunu söylememiz gerekirken üstelik..! Nedir geldiğimiz nokta? Bugün İsrail gözümüzün önünde, canlı yayında “atından inmeyen son topluluklarımızdan biri”ne soykırım uyguluyor. Biz de ülkelerimize, liderlerimize “Hiç olmazsa İsrail ile ticareti kesin” diye yalvarırken buluyoruz kendimizi.

Aramızda “yalnız yürür, yalnız ölür ve yalnız haşrolur” tespitine mazhar olacak Ebu Zer yok. Bunu biliyoruz. Aramızda o sefere gitmek için elinde avucunda ne varsa satıp deve ve silah alacak kimseler de yok. Bunu da biliyoruz. Aramızda nefsine uyup o sefere katılmadığı için 50 gün 50 gece gözyaşlarına boğulup tövbe edecek ve dürüstçe “Nefsime uydum” diyebilecek Kab bin Malik de yok. Bunu da biliyoruz. Bütün bu yokluğun içerisinde helâk olup gitmeyi, sıranın bize gelmesini bekliyoruz. Öyle inanıyorum ki sıra bize geldiğinde Hayber Yahudilerinin infaza direnmeye çalıştığı kadar bile direnmeyeceğiz. Başımıza ne geldiyse hepsini de hak ettiğimiz duygusuyla yok olup gideceğiz. Attan indik ineli, korkunç bir bezginlikle “kurtarıcı” bekliyoruz. Üzgünüm. Kimse gelmeyecek. Ata binmeyi yeniden öğrenmezsek kimse kurtarmayacak bizi. Çanakkale ruhu yeniden canlanmadıkca hiçbir şey olmayacak. Biz böyle bekledikçe üç buçuk soysuz zağar da, batının sırtlanları da bize her cepheden saldıracaklar!. Silahla yapamasalar bile dizilerle, sanal olarak ve şu son birkaç yıl yaptıkları

gibi ekonomik olarak saldıracaklar. Demem o ki; ATTAN İNMEYESÜZ!

Hayırlı günler diliyorum. 18 MART 2024 PAZARTESİ 


Hiç yorum yok:

Blog Arşivi