MUHAMMEDÎ TEBESSÜM EKSİK!
Hani derler ya, "aramızdaki hukuka binaen..." O yok işte!
Darbelerin iğdiş ettiği bir sistem bu. Her ne kadar vesayet rejimi denen şeyden uzaklaştıysak da oturup hepimizin onaylayacağı bir anayasa koyamadık ortaya. Bir masaya oturamadık gitti! Kapsayıcı ve eşitlikçi bir şemsiye olmadığı için de en ufak anlaşmazlıkta hır çıkıyor. Halbuki bizim en büyük şemsiyemiz İslam. Yükselen ve kanatlarını açan ülkenin eksiği burada. Anayasa Mahkemesi konusunda bile anlaşamıyoruz. Kültür konusundaki mahalle kavgaları da bundan. Niye filozof çıkmadı diyorlar, peki nasıl çıksın? Birbirimizin kuyusunu kazmaktan tüm bunlara sıra gelmedi bir türlü. Osmanlı tam 627 yıl süren birlikte yaşama ilkesi bin çeşit insanı bir arada tuttu. Onların torunlarına bu çağa uygun bir "Türkiye Barışı" yakışır bence. Çok yollardan geçtik, harika bir ülkenin çocuklarıyız. Irkçılığın asıl yüzü Siyonizm bütün dünyada lanetleniyor. Çok sesli, çok kimlikli bir insan-ı kâmil medeniyeti ecdad sandığından göz kırpıyor bize. Türk demek biraz da bu demek değil mi? Bütün bir arada yaşamaların, yedi iklimli efsanelerin kurucu ilkesi.
Batı, nobran kapitalizmiyle milletlerin gözünde ne hâllere düştü, görüyoruz. Elimizde Muhammed Mustafa (SAS)’ın diri, herkesi kazanan tebessümü kaldı. Hepimizin içinde birer Yunus Emre. Kalpten kalbe giden yolların meftunuyuz.
Peki niye beceremiyoruz sizce?
En büyük problem bence öfke!
Öfkeni terbiye et. Eğer öfkeni terbiye edemezsen güzel insan olman imkânsız. Hemen patlıyoruz; bıçaklar çekiliyor, yumruklar sıkılıyor!. Ah be Ramazan Hoca. Senin kimseye zararın yoktu ama ülkeyi karıştırmak isteyen gezi zekalı hainlerin havlama zamanına denk geldin sadece!. Aramızdaki ilişkiler iyi değil, onu söylüyorum. Yaşayan Büyük Türkçeyle genişletmeli kapsama alanımızı. Dil olmayınca anlaşma da olmuyor tabii. Birbirimizi yanlış anlıyoruz çoğunlukla. Böyle olunca pata küte mütemadiyen kavga. Çok renkli, çok nağmeli, çok köklü bir ruh, İstanbul, Anadolu, Balkanlar ve dünkü kardeşlerimizi sarmalayan bir lisan lazım. Çağlayan Adliyesine saldıran teröristleri öldüren polislerimizi tebrik ediyorum. Teröristlerin daha önce mektuplarını Meclis kürsüsünden okuyup soru önergesi vererek teröristleri koruyan alçakları, Polisimiz ve Devletimiz aleyhine yayın yapan şerefsizleri lanetle kınıyor; kahraman polislerimizi; yeni Fethi Sekkin ve Ömer Halis Demirleri kutluyorum.
Hayırlı cumalar diliyorum. 09
ŞUBAT 2024 CUMA
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder